1. Fiil, Tekstil Sanayii daraltmak
  2. (a) almak, içeri almak, (b) daraltmak, (c) yelken sarmak, (d) kapsamak, ihtiva etmek, (e) anlamak.
    take
    in at a glance: bir bakışta anlamak/ görüp kavramak (f)
    k.d. aldatmak, yutturmak, inanmak, yutmak.
    be taken in: aldanmak, dolandırılmak, kapılmak, kanmak.
    I have been taken in by sharpers: Beni dolandırdılar. (g)
    ABD- k.d. gezmek, görmek.
kucaklamak Fiil
hizmetinde olmak Fiil
hizmetine almak Fiil
daraltmak Fiil
erzak tedarik etmek Fiil
(Br) bir dergiye abone olmak Fiil
dergiye abone olmak Fiil
bir ortak almak Fiil
ortak almak Fiil
tedbirli davranmak Fiil
sığınmacıyı kabul etmek Fiil
bir sığınmacıyı kabul etmek Fiil
bir durumu bütün sonuçlarıyla kavramak Fiil
avans olarak almak Fiil
safrayı içeri almak Fiil
gümrüğe almak Fiil
yük almak Fiil
takas olarak almak Fiil
haczetmek Fiil
yük almak Fiil
(bir işi) ele almak, idaresini ele almak, bir işe girişmek.
yük almak Fiil
kiracı almak Fiil
odalarını kiralamak Fiil
evlenmek Fiil
para almak Fiil
(US) para almak Fiil
kısmi ödeme üzerinde anlaşmak Fiil
kısmi ödeme olarak kabul etmek Fiil
rehin kabul etmek Fiil
rehin almak Fiil
(Br) US benzin almak Fiil
rehin almak Fiil
inanmak Fiil
önem vermek Fiil
ilgilenmek Fiil
depoya mal almak Fiil
mahsulü kaldırmak Fiil
daha az talepte bulunmak Fiil
durumu hemen kavramak Fiil
(a) yedeğe almak, peşi sıra taşımak/götürmek, (b) yol göstermek.
(a) yedeğe almak, yedekte çekmek, (b) himaye altına almak.
emaneten teslim almak Fiil
küfür etmek.
pansiyoner kabul etmek Fiil
bir hastalığı zamanında tedavi etmek Fiil
hayata karşı yeniden ilgi duymak Fiil
bir işe iştirak etmek Fiil
müzakereye katılmak Fiil
işe kendi el atmak Fiil
işe bizzat kendi de el atmak Fiil
bir işi kısım kısım üstlenmek Fiil
bir hanımı masaya götürmek Fiil
yönetimde önemli bir yer işgal etmek Fiil
bir şeyle çok ilgilenmek Fiil
konu yu ele almak Fiil
bir konuyu ele almak Fiil
yazın bir ay izin almak Fiil
yazın bir ay izin zni almak Fiil
bir işte kişisel payı olmak Fiil
trende bir yer rezerve etmek Fiil
-e katılmak/iştirak etmek.
masraflara katılmak Fiil
kafadan atmak.
... ile yakından ilgilenmek Fiil
bir yolcuyu gece konaklatmak Fiil
bir şeyde faal rol oynamak Fiil
bir şeyde faal rol almak Fiil
bir şeyden boş yere gururlanmak Fiil
bir şirkette pay almak Fiil
bir girişimde mali iştiraki olmak Fiil
politika ile ilgilenmek Fiil
bir şeye ilgi duymak Fiil
birşeyden dolayı rahat etmek Fiil
birşeyden dolayı içi rahat olmak Fiil
…'den büyük zevk almak.
He is a loving father and takes great delight in his children.
bir konuşmayı steno ile yazmak Fiil
konuşmayı steno ile yazmak Fiil
steno ile yazmak Fiil
bir şeyi yazmak Fiil
tanıkları kapalı oturumda dinlemek Fiil
itina etmek Fiil
matematik dalında ödül almak Fiil
bir şeyin doğruluğuna güvenmek Fiil
(malı) para yerine kabul etmek.
bir konuşmaya sürekli katılmak Fiil
siyasete karşı pek ilgi duymamak Fiil
politikayla pek uğraşmamak Fiil
bir şeyde rolü olmamak Fiil
bir şeyde rolü olmamak Fiil
birinin vaatlerine bel bağlamamak Fiil
bir derste not tutmak Fiil
cesaret/kuvvet bulmak, canını dişine takmak, bütün cesaretini toplamak, (zor/tehlikeli bir işe) cesaretle atılmak.
daima ölümle karşı karşıya olmak, ölüm tehlikesine maruz bulunmak, kelleyi koltuğa almak.
kellesini koltuğuna almak.
kuyrukta sıraya girmek Fiil
geçici olarak bir mevkiin görevlerini üstlenmek Fiil
(bir şeye) katılmak Fiil
bir yarışmaya katılmak Fiil
bir konferansa katılmak Fiil
konferansa katılmak Fiil
bir konuşmaya katılmak Fiil
gösteriye katılmak Fiil
bir gösteriye katılmak Fiil
bir müzakereye katılmak Fiil
bir çete soygununa karışmak Fiil
bir piyangoya iştirak etmek Fiil
bir suikaste karışmak Fiil
soyguna karışmak Fiil
bir eyleme katılmak Fiil
piyangoya iştirak etmek Fiil
…'den zevk almak/hoşlanmak.
...mekten zevk almak Fiil
darbeyle iktidara geçmek Fiil
gurur duymak Fiil
iftihar etmek Fiil
övünmek Fiil
bilgisiyle övünmek Fiil
yaptığı işle iftihar etmek Fiil
...'e sığınmak Fiil
yalana sığınmak Fiil
tasarrufları ertelenmiş olarak almak Fiil
birinin adını boş yere ağzına almak Fiil
birinin adını kötüye kullanmak Fiil
birinin adıni kötüye nahak yere kullanmak Fiil
yanlışlıkla başkasının şemsiyesini almak Fiil
barınmak Fiil
birini tutuklamak Fiil
birinin sorumluluğunu üstlenmek Fiil
evlenmek Fiil
birini suçüstü yakalamak Fiil
birini olduğu gibi kabul etmek Fiil
birini akşam yemeğine götürmek Fiil
bir şeyi sözcük anlamıyla anlamak Fiil
bir şeyi iyi tarafından almak Fiil
bir şeyi ele almak Fiil
kolayca başarmak/yapıvermek.
bir şeyi yanlış yorumlamak Fiil
inanmak, itimat etmek, güvenmek.
gemi azıya almak, isyan etmek, başkaldırmak, kafa tutmak.
idareyi eline almak Fiil
düşmana karşı yandan harekete geçmek Fiil
yokuşu hızlı vitesle tırmanmak Fiil
(a) duruma hâkim olmak.
We have the matter in hand. The children must be taken in hand. (b) girişmek,
ele/üstüne almak, deruhte etmek.
The superviser promised to take the matter in hand.
aldatma, dolandırma, hile. İsim